Araştırmalar insanların sigaraya çok büyük oranda 11-20 yaş aralığında başladığını göstermiştir. Bununla uyumlu olarak gençlerin sigaraya başlamasında “özenti, merak, büyüdüğünü kanıtlama, otoriteye karşı gelme, yasakları delme, arkadaş grubuna dahil olma” gibi dürtülerin etkili olduğu anlaşılmıştır. 20 yaşından sonra bir erişkinin bu tür dürtülerin etkisinde kalması çok olası değildir.
Bu nedenle bir kişinin yıllar boyunca sigara satın alan bir müşteriye dönüştürülmesi süreci 20 yaşından önce tamamlanmalıdır. Bundan dolayıdır ki sigara pazarında gençler asıl hedef kitledir. Oysa küresel tütün kısıtlamaları nedeniyle pek çok ülkede 18 yaş altına tütün ürünlerinin satışı yasaktır. e-sigara, hareket alanı daralan tütün sektörüne, 20 yaş altına ulaşarak nikotin bağımlılığının geliştirilmesi için çok elverişli bir argümandır.
e-sigaralar tütüne ve esrar gibi diğer bağımlılık yapan maddelere geçiş için bir atlama taşı rolüne sahiptir. e-sigarayı kullananlar arasında, e-sigara kullanmayanlara kıyasla bu tür madde bağımlılığı çok daha sık gelişmektedir. e-sigaralar çok sayıda farklı tat, koku ve lezzet seçenekleri ile sigaralara göre çocuk ve gençler için çok daha caziptir. Bu nedenle çocuk ve gençler arasında çok hızlı yayılmaktadır.
e-sigaralar tütün yasakları nedeniyle sosyal alanlarda uzun süre sigarasız kalan tiryakilerin nikotin bağımlılıklarının devamını sağlayan bir üründür. “Sigara iç, içemediğin yerlerde e-sigara iç; yeter ki nikotinsiz kalarak, bağımlılık zincirini kırma”. Nitekim, çifte kullanım e-sigara kullanıcıları arasında çok yaygındır. Çifte kullanım, sigara veya e-sigaranın tek başına kullanımına göre daha zararlıdır. Yani e-sigara, sosyal alanlarda sigara içme yasağını kırmaya yarayan bir Truva atıdır.
e-sigaralar algının aksine zararsız ürünler değildir. e-sigaradan solunan buharda sadece nikotin değil, glikoller, aldehidler, uçucu organik bileşikler, polisiklik aromatik hidrokarbonlar, nitrozaminler, metaller, silikat parçacıkları, dikarboniller (glikoksal, metilglisokal, diasetil) ve hidroksikarboniller (asetol) ve türüne göre pek çok toksik madde vardır. Bu maddelerin yoğunluğu ürüne, kullanan kişiye, kullanım sıklığı ve dozuna göre değişmektedir. e-sigara buharına pasif olarak maruz kalanların idrar tükürük ve kanlarında da bu toksik ürünler artmıştır.
e-sigaralara bağlı akut zehirlenmeler, yanıklar, bataryanın patlamasıyla ilişkili yaralanmalar yanında EVALI denilen bir çok kişinin ölümüne neden olan bir akciğer hastalığına neden olmaktadır. e-sigara kullananımı yüksek koroner kalp hastalığı, aritmi, göğüs ağrısı ve kardiyovasküler semptomlarla; ergenlerde e-sigara kullanımı depresyon, intihar düşüncesi ve intihar girişimi ile ilişkilendirilmiştir.
e-sigaraların deneysel çalışmalarda sigarayı bırakmak amacıyla bir protokol kapsamında danışmanlık alarak kullanımı ile gerçek yaşamda tüketiciler tarafından kullanımı aynı şey değildir. İlkiyle ilgili çalışmaların sonuçlarına dayanarak ikincisini teşvik etmek bir yanılsama veya kandırmacadır.
Nikotin replasman tedavisi (NRT) sigara bırakmada kullanılmaktadır. Ancak NRT bırakmayı amaçlayan kısa süreli bir kullanıma sahiptir. Doze edilmiştir. Kimde ne zaman, ne kadar ne ölçüde kullanılacağı, ne zaman kullanılmayacağı, yan etkileri, riskleri bilinmektedir. NRT hekim kontrolünde kullanılır. Sigara içimine benzer formatta olmadığından davranışsal bağımlılığı ortadan kaldırmaktadır.
Oysa e-sigaraların içerdikleri nikotin, cihaza ve kullanıcıya göre alınan nikotin dozu belirsizdir. Bazıları nikotin içermemektedir. Nikotin dışında sağlık için riskli pek çok materyal içermektedir. Kısa, geçici bir süre değil, kalıcı olarak kullanılmaktadır. Yan etkileri, kullanılmaması gereken durumlar belirsizdir. e-sigaralar sigarayı bıraktırmak amacıyla üretilmiş ilaçlar değildir. Hekim kontrolünde kullanılmamaktadır. Sigaraya benzediği için sigara içmedeki davranışsal bağımlılığın devamını sağlamaktadır.