Hayat devam ediyor. İhtiyaçlarımızın karşılanması gerekiyor. Keyfi olarak evden çıkmasak da, arada alışveriş için markete gitmemiz şart. Peki en az riskle market alışverişimizi nasıl gerçekleştirebiliriz?
Kronik hastalığınız var ve/veya 65 yaş üzeri iseniz alışverişinizi kendiniz yapmayın. Yardım isteyin. Siz evde kalın. 20 yaş altı da alışverişe çıkmasın.
Her gün markete gitmeyin. İhtiyaçlarınızı biriktirin. Zorunlu olduğunuzda alışverişe çıkın.
Marketin en tenha ve sakin olduğu saatleri tercih edin.
Maskesiz çıkmayın, markette maskesiz kişiler varsa uyarın, maskeli de olsanız diğer insanlarla 1-2 metrelik mesafeyi koruyun.
Marketlerde sepet, el arabası gibi herkesin dokunduğu yüzeyleri, dokunmadan önce alkollü dezenfektan veya kolonya ile dezenfekte edin.
Raf aralarında dolaşarak neyi alacağınız karar vermeyin. Elinizde mutlaka bir ihtiyaç listesi olsun, listedekileri bir an önce alıp çıkın. En kısa zamanda alışverişi tamamlayın.
Ürünlere dokunmadan gözünüzle seçin, sadece alacağınız ürüne dokunun.
Alacağınız ürünü kendiniz poşetleyin, tezgahtarın dokunmasına izin vermeyin.
Açıkta satılan, elle paketlenen ürünleri mümkünse tercih etmeyin.
Dayanma sürelerini dikkate alarak, fazla ürün alın; günlük tükettiğiniz kadar değil.
Kasiyerle 1-2 metrelik mesafeye dikkat edin.
Eve gelince ürünleri poşetten çıkarıp balkona koyun ve 24 saat mümkünse dokunmayın, havalandırın. Poşetleri atın, ellerinizi su ve sabunla 30 saniye yıkayın.
Ürünleri açarken dış yüzeyle ürünü temas ettirmeyin, açtıktan sonra elleriniz yıkamadan ürüne dokunmayın.
Sebze meyve gibi ürünleri bol su ile yıkayın, kimyasal kullanmayın. Marul, maydanoz, dereotu, roka gibi yeşillikleri bol suda defalarca yıkayın, mümkünse sirkeli suda biraz bekletin.
Aslında bunları koronasız günlerde de yapın, hep yapın, her zaman yapın.